Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lâle Karabıyık, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, eğitimde fırsat eşitliği konusunda yaşanan sıkıntıları dile getirdi.

Bunlardan birinin ‘adrese teslim’ akademik kadro ilânları olduğunu ifade eden Karabıyık, üniversitelerde bu ilânların, 2011 yılında çıkan bir yönetmeliğe göre ‘adrese teslim’ verilmemesi gerektiğini hatırlattı. Karabıyık, “O kişinin hazırladığı tezin başlığına kadar adrese teslim verildiği için, aynı mezuniyette olan, aynı şartlara sahip olan başka adayların önünü kesiyorsunuz ve bu yasal değil. Yönetmeliğe de aykırı zaten.” dedi.

Karabıyık, geçmişte bu tür ‘adrese teslim’ kadro ilânlarına tek tük rastlandığını ve şikâyetler üzerine düzeltildiğini dile getiren Karabıyık, ancak artık bu tür ilânların çok arttığını ve YÖK’ün bu tür ilânları görmezden geldiğini ileri sürdü.

Karabıyık, konuya dair yönetmeliğin “9.3.2021 tarihinde Yüksek Öğretim Kurulunca yapılan yeni düzenlemeye göre üniversitelerde profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi alım ilânlarında başvuru koşulu olarak adayların lisans üstü tez veya uzmanlık tezi adlarının bir kısmı veya tamamı yazılamaz. Ayrıca ilânda sadece belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara da yer verilemez. Yönetmeliğin 3. Maddesine eklenen ilâna başvuru koşulu olarak adayların lisans üstü tez veya uzmanlık tezi adlarının bir kısmı veya tamamı yazılamayacağı gibi, ilânda sadece belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara da yer verilemez.” şeklinde olduğunu hatırlattı.

“Ama biz, daha çok yakın bir tarihte bunun örneklerini gördük” diyen Karabıyık, Batman Üniversitesi, Amasya Üniversitesi, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, Bartın Üniversitesi ve Balıkesir Üniversitesinde bu tür ‘adrese teslim’ akademik kadro ilânları gördüklerini kaydetti.

Adrese teslim ilânlar sebebiyle başvuru imkânını kaybeden adayların yargıya giderek rektör hakkında suç duyurusunda bulunma hakları olduğunu belirten Karabıyık, “İdarî mahkemeye gittiği zaman orada karar verici de bu yönetmeliğe aykırı davranıldığı için rektörle ilgili görevsizlik kararı alır ve bu görevsizlik kararı da YÖK’e ulaştığı zaman YÖK başkanı da bunu görmezden gelemez, gelmemelidir. Bu nedenle Sayın Rektörler, üniversitelerinizde bu tür haksızlıkların olmasına lütfen imkân oluşturmayınız ya da iyi bir denetim, gözetim altında tutmanız gerekiyor. Çünkü bu, gerçekten yüksek öğretimin büyük bir sorunu hāline geldi son günlerde.” diye konuştu.