Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO zirvesine katılmak için gideceği İspanya'nın başkenti Madrid'e hareketinden önce basın toplantısı düzenledi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

''Zirve, Ukrayna’daki savaşın devam ettiği kritik bir dönemde gerçekleşiyor. Madrid’de NATO’nun Avrupa Atlantik coğrafyasının güvenliği bakımından oynadığı asli rol teyit edilecek. Zirve aynı zamanda ittifakın kendini değişen güvenlik ortamına adapte etmesi bakımından önemli bir kilometre taşı olacaktır. Bu anlamda NATO’ya önümüzdeki vadede yön verecek yeni stratejik konsept kabul edilecek.

Zirve oturumlarda Ukrayna savaşını, ittifaka yansımalarını, NATO’nun caydırıcılık ve savunma gayretlerini, terörizmle mücadele başta olmak üzere güneyden neşet eden tehdit ve meydan okumaları ele alacağız. Zirveden temel beklentimiz ittifak dayanışmasının koşulsuz bir şekilde ortaya koyulmasıdır. Müttefiklerimizden terörizmin tüm tür ve tezahürleriyle mücadelede ayrım yapmamalarını, bir müttefike yönelik tehdidin aslında NATO’nun geneline yönelik tehdit anlamına geldiğini görmelerini bekliyoruz.

İsveç ve Finlandiya’nın üyelik başvurularının ardından yaşanan süreç, tabiatıyla zirve bağlamında öne çıkan konulardan biri olacaktır. Bu hususa dair yaklaşımımız artık herkesin malumudur. En başından beri Türkiye’nin hayati çıkarlarını tehdit eden PKK’nın ve PYD/YPG’nin başta olmak üzere her türlü uzantısının bu ülkelerde rahatça hareket etmelerine mani olunmasına yönelik beklentimizi vurguluyoruz. Bu haklı tutumumuzu zirve vesilesiyle bir kere daha açıkça anlatacağım.

Dörtlü zirve gerçekleştireceğiz

 Bugün Madrid’e gittiğimizde İsveç Başbakanı ve Finlandiya Cumhurbaşkanı ile Genel Sekreter’in de katılacağı bir dörtlü zirve gerçekleştireceğiz. NATO üyeliği çeşitli sorumlulukları da beraberinde getiriyor. İsveç ve Finlandiya NATO’ya üye olacaklarsa, ittifakın 70 yıllık mensubu Türkiye’nin güvenlik endişelerini dikkate almak zorundalar. Bunun aksi düşünülemez.

Ukrayna’daki savaşın bir an önce sona erdirilmesi için iki tarafla da temas halindeyiz. Hatırlanacağı üzere müzakerelerde yaşanan en önemli ilerleme mart ayında İstanbul’da düzenlediğimiz toplantı sayesinde olmuştur. Zirvede müttefiklerin Ukrayna’ya desteği sürerken, NATO’nun çözüm yolunda bir vizyon ortaya koyması gerektiğini de vurgulayacağım.

Türkiye üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirmketedir

 Türkiye, NATO misyon ve harekatlarına en fazla katkı yapan ilk 5 müttefikten biri olarak üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirmektedir.

Karada, denizde ve havada en ileri teknolojilerden de yararlanarak ittifaka ciddi kuvvet ve yetenek sağlıyoruz. Aynı zamanda NATO’nun sınırları da olan güney hududumuzun ötesinde terörizmin ve Suriye başta olmak üzere göç hareketlerinin önlenmesinde kritik roller üstlenen bir ülkeyiz.

Tehditlerin çeşitlenerek arttığı bu dönemde de müttefiklerimizle birlikte Madrid’de ittifaka verdiğimiz önemi teyit edeceğiz. Zirve marjında bazı müttefik ülke, devlet ve hükümet başkanlarıyla ikili görüşmeler de yapacağım. Bu görüşmelerde hem gündemimizdeki ikili meseleleri hem NATO bünyesindeki iş birliğimizi hem de küresel gündemi özellikle değerlendireceğiz.

Bu sabah beyaz perdemizin güçlü isimlerinden Cüneyt Arkın’ı kaybettik. Allah amelince rahmet eylesin ve bütün ailesine, yakınlarına, tüm ülkemizin sanatseverlerine, özellikle şahsım, ailem, milletim adına başsağlığı diliyorum.

Bu sabah sayın Biden ile görüşme yaptık. Bu akşam veya yarın bir araya gelebiliriz.

Amerika ile olan görüşmemiz F-16 meselesi meselesi de şu anda hala masada. Orada da yine bir oyalama taktiği gidiyor. Geçenlerde Yunanistan Başbakanı ile İstanbul'da bir yemekli sohbetimiz oldu ve bundan böyle artık biz görüşmelerimizi birebir yapalım aramıza üçüncü kişileri sokmayalım diye mutabık kaldık. Aradan 2-3 hafta geçti Amerika'ya gitti ve Amerika'da Senato’da yaptığı konuşmada saldırdığı yer yine Türkiye oldu. F-16 meselesi vesaire bunlar gündeme getirdi.'