DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gazeteci Cüneyt Özdemir’in YouTube kanalında canlı yayın konuğu oldu.

Ali Babacan, “Türkiye’ye baktığınız zaman ne görüyorsunuz?” sorusuna “Büyük bir yıkım, gerçekten büyük bir çöküş.” cevabını verdi. Babacan, insanların şu andaki uygulamaların ne büyük bir felâkete yol açacağını, birkaç ay sonra daha iyi anlayacaklarını söyledi. Çok yaygın bir yoksullaşma yaşanacağını ileri süren Babacan, “Bu krizin en önemli sonucu, Türkiye’de zenginle fakir arasındaki uçurumun daha da artması olacak.” dedi.

“Asgari ücret arttı ama alım gücü düştü”

Babacan, yeni asgari ücreti değerlendirirken de, asgari ücretin %50 oranında arttığını ancak asgari ücretin satın alma gücünün düştüğünü söyledi. Geçen sene 1 Ocak’ta asgari ücretle alınabilen ekmek sayısıyla yeni asgari ücretle alınabilen ekmek sayısının kıyaslanmasını isteyen Babacan, çok büyük bir düşüş olduğunu dile getirdi.

Son 1,5 ayda dolar kurunun %60 oranında arttığını belirten Babacan, bu artışın önümüzdeki aylarda enflasyon artışı olarak piyasaya yansıyacağını söyledi. Babacan, “Dolayısıyla daha 31 Ocak’ta asgari ücret vatandaşlarımızın eline geçmeden şimdiden o asgari ücret erimeye başlamış durumda.” dedi. Şu anda yükselen asgari ücretin, aslında geçmişin telâfisi olduğunu ifade eden Babacan, bu artışın geleceğe yönelik hiçbir şey katmadığını söyledi.

“Merkez Bankası, borç aldığı dövizle piyasaya müdahale ediyor”

Ali Babacan, Merkez Bankasının hangi parayla döviz kuruna müdahale ettiğinin sorulması üzerine, “Borç aldığı parayla. Piyasadan borç aldığı para bu, başka bir şey değil; çünkü Merkez Bankasının kendi rezervleri çoktan sıfırlandı biliyorsunuz.” dedi. Babacan, 10 Aralık verilerine göre Merkez Bankasının şu andaki brüt rezervinin 122 milyar dolar olduğunu, piyasaya borcunun 174 milyar dolar, net rezervinin ise 52 milyar dolar olduğunu söyledi. Babacan, “Yani Merkez Bankası ‘122 milyar dolar dövizim var’ diyor. Kasasını açıyor, ‘Bak, dövizim var’ diyor; ama aynı Merkez Bankasının piyasaya 174 milyar dolar borcu var. Dolayısıyla Merkez Bankasının elindeki döviz, kendi dövizi değil, borç aldığı döviz. Borç aldığı dövizi satıyor.” diye konuştu. Merkez Bankasının bir süre sonra borç da bulamaz duruma geldiğinde, döviz kurunun daha da yükseleceğini söyledi.

“%14 faizle verdikleri parayı %23,6 faizle borç olarak geri alıyorlar”

Babacan, hükümetin faiz politikasını da değerlendirerek, durumun söylendiği gibi olmadığını anlattı.

Babacan, faiz oranının %19’dan %14’e düşürüldüğünü hatırlattıktan sonra, hükümetin ‘Düşürdüm’ dediği faizin, kısa vadeli piyasayı fonlama faizi olduğunu belirtti. Babacan, aynı dönemde Hazine borçlanma faizinin 23,6’ya yükseldiğine dikkati çekti.

Cüneyt Özdemir’in, “Bu tuhaf bir şey değil mi? Bankalara %15’ten kredi veriyor, sonra bankalar onu %23’ten 24’ten parayı geri veriyor. Ben, bunu anlamadım. Nasıl bir iş? Bu nasıl bir matematik?” diye sorması üzerine Babacan, şöyle konuştu:

“Bakın, bunu mantıkla anlamak mümkün değil. Matematikle, ilimle, akılla anlamak mümkün değil; çünkü yaptıkları iş akıl dışı, bilim dışı. İktisat ilminin tamamen dışında bir alandalar şu anda. Paralel bir evrende yaşıyorlar yani. (…) ‘Merkez Bankasının kısa vadeli faizini indirdim’ diye övünüyor, değil mi? ‘Bak, talimat verdim indirdim’ diyor. Bir de nass diyor. E peki, buna ne demeli? Aynı ülkenin Hazinesi, şu anda %23,6 ile borçlanıyor, daha eylül ayında %17,5 ile borçlanırken.”

“Merkez Bankasının faizi nass da Hazinenin ödediği faiz nass değil mi?”

Babacan, “Bu ne anlama geliyor?” sorusuna da şu cevabı verdi:

“5 yıl vadeli bu. Daha geçen salı borçlandılar. 5 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti’nin Hazinesi, borçlandığı para için yüzde 23, 23, 23, 23 faiz ödeyecek demektir. Merkez Bankasının faizini düşürüyor ama 5 yıl boyunca ülkenin Hazinesini yüksek faize mahkûm ediyor ve bu, bütçeden ödeniyor. Bütçedeki faiz ödemeleri aldı başını gitti.”

Bütçe faiz ödemelerinin bu yıl 180 milyar TL, 2022 öngörüsünün 240 milyar TL olduğuna işaret eden Babacan, “Merkez Bankasının faizini düşürüyor. Peki, Merkez Bankasının faizi nass da Hazinenin ödediği faiz nass değil mi? Bu bütçeden ödenen faizle ilgili bir nass yok mu acaba? Bu, milletin ödediği vergi biliyorsunuz. Bütçenin geliri, tamamen, yüzde yüz milletin ödediği vergi. Milletin ödediği verginin bu yıl bile %20’si faize gitti. Yani bu millet 100 lira ödediyse, bunun 20 lirası faize gidiyor.

240 milyarlık faiz ödemesi olan bütçede tarımsal destek ne kadar? Bütün tarım desteği? 25 milyar biliyor musunuz? Şu anda görüşülen bütçede tüm çiftçilere verilen destek 25 milyar, aynı bütçedeki faiz 240 ki yetmeyecek. 240 da yetmeyecek gelecek sene. Tablo bu. İnanın ne yaptıklarını bilmiyorlar.”