GÜNDEM

Depremin ardından kaç insan nasıl kayboldu?

6 Şubat 2023 yılında 11 ili etkileyen 7 büyüklüğünde 2 defa meydana gelen depremler büyük yıkıma neden oldu. Binlerce insan hayatını kaybetti 100 binlerce insan ise yaralandı. Haber alınamayan, nerede olduğu bilinmeyen depremin üzerinden 11 ay geçmesine rağmen birçok insanın akıbetine hala ulaşılamadı. Peki insanımız depremler sonrası nasıl kayboldu? İçişleri Bakanlığı neden bu duruma sessiz?...

Abone Ol

6 Şubat 2023'te 11 ili etkileyen iki büyük deprem meydana geldi. Depremin üzerinden 11 ay geçti ancak yaralar hala ilk günkü gibi taze. 50 binin üzerinde insan hayatını kaybetti, 100 binlerce insan ise yaralandı.

11 ilin etkilendiği ve büyük yıkımın yaşandığı depremlerin ardından sık sık tartışma konusu olan meseleler gündeme geldi. Bunlardan biri ise meydana gelen depremler sonrası haber alınamayan kişiler... Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 21 Haziran tarihli son verilerine göre;

Depremlerin ardından enkaz altından çıkarılan ve refakatçisi olmayan bin 914 çocuk kayıt altına alındı. Bu çocuklardan kimlik tespiti yapılan bin 847'si ailesine teslim edildi. 13 çocuk tedavisi sürerken hastanede hayatını kaybetti. Altı çocuğun ise tedavisi sürüyor. Tedavisi tamamlanan ancak kimliği tespit edilemeyen 44 çocuğun ise ailesine ulaşılamadı. Bu 44 çocuk, Aile Bakanlığı tarafından koruma altına alındı.

Kaybolan çocuklar nerede?

25 Mayıs 2023 tarihinde "Hollanda'da bulunan depremzede çocuk" Türkiye gündeminde büyük bir yankı uyandırmıştı. Hollanda Maastrich'te bir başına bulunan çocuğun önce Türk vatandaşı olduğu yalnızca Türkçe bildiği ifadesi yer almıştı. Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliği konuya ilişkin yakın takipte araştırmada olduklarını belirmişti. Büyükelçi Selçuk Ünal, çocuğun Türk vatandaşı olmadığı bilgisinin teyit edildiğini, konunun bakanlıklarca araştırıldığını ifade etmişti.

Hollanda polisinin bulduğu 5 yaşındaki küçük çocuğa ilişkin dönemin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak harekete geçtik. Dışişleri Bakanlığımız Hollanda makamlarıyla temasa geçti. Bize verilen bilgi, çocuğun Türk uyruklu olmadığı. Dolayısıyla 'Türk uyruklu olmadığı için de daha fazla bilgi veremeyiz.' şeklinde bir geri dönüş olmuş. Dolayısıyla bugün sabahtan bu yana Türk vatandaşı bir küçük çocuğun Hollanda'da terk edilmiş ya da sahipsiz vaziyette refakatsiz bir biçimde bulunduğu iddiası doğru değil" demişti.

Yaptıkları araştırmalarda da çocuğun Suriye uyruklu ve 13 yaşı civarında olduğu bilgisini elde ettiklerini aktaran Yanık, "Bu da teyide muhtaç şu anda. Ancak yine araştırmalarımız devam ediyor.”

Ancak bir çocuğun refakatçisiz bir şekilde Hollanda'ya gelemeyeceği ise aşikar. Konuya ilişkin ise yetkili merciilerden bugüne kadar bir açıklama yapılmadı 5 yaşındaki çocuk hala Hollanda'da mı? Türkiye'ye getirildi mi? belli değil. O dönemde araştırmaları sürdürdüğünü yetkililer ifade etsede olayın üzerinden 8 ay geçmesine rağmen konu netliğe ulaşamadı.

Bir diğer benzer olay ise Adıyaman'daki 3 yaşındaki Furkan Alp Alsan meselesi...

DW Türkçe'den Alican Uludağ'ın haberine göre de o dönemde 3 buçuk yaşındaki Furkan Alp Alsan Adıyaman'da kayıp olarak aranan çocuklardan biriydi. Alpsan büyük yıkımın yaşandığı depremde yaralı olarak kurtarılmıştı ancak kaldırıldığı hastanede bir daha kendisine ulaşılamadı. Depremde annesi ve ağabeyini kaybeden küçük Furkan Alp'a ne hastanede ne de mezarlıklarda ulaşılabildi.

Hemşire babaya 'oğlunu gördüm, sağlığı iyiydi' demiş

Baba Uğur Alsan, Adıyaman Devlet Hastanesi'nde konuştuğu bir hemşirenin kendisine "Oğlunu gördüm, sağlık durumu iyiydi" dediğini ancak savcılıkta tam tersi ifade verdiğini anlattı. Adıyaman Devlet Hastanesi'nde hiçbir kayıt tutulmadığını belirten Alsan, "Ne isim var ne de kamera kaydı. Polislerden duyduğuma göre hastaneler, kamera kayıtlarını silmiş. Savcılık isteyince de kamera kaydı yok demişler" 

Gözle görülür örnekler mevcutta iken akıllara da 6 Şubat'ta meydana gelen ve ilk günlerde bölgelere ulaşmakta güçlük yaşanırken arama kurtarma ekipleri ve emniyet güçlerinin yetersizliğinden dolayı bir güvenlik zafiyeti mi oluştu? 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kayıp çocuklar hakkında geniş çaplı bir araştırma yapmazken İçişleri Bakanlığı ise Türkiye Vatandaşı olan çocuklardan ne kadarının kayıp ve neden kaybolduğu konusunda incelemelerini kamuoyu ile hala neden paylaşmadı? 

NE OLMUŞTU?

2023'te yaşanan depremin ilk saatlerinden hemen sonra bölgeye güvenlik güçleri sevk edilmemiş ve yağmalamalardan önce güvenliksiz bir ortam oluşmuştu.

İskenderun Limanı, 20 Aralık 2011 tarihinde liman işletme hakkı özelleştirme kapsamında 36 yıl için Limak Holding'e devredildi. 2023'te meydana gelen depremlerden bir süre sonra limandaki konteynerlerin devrilmesi gerekçesiyle limanda yangın çıkmıştı.

Aynı tarihlerde  Türkiye'ye gelen ABD askerleri, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi bahçesine 100 yataklı hastane kurma bahanesi ile yerleşmişti.