Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan Tv5’te Mustafa Deniz ve Hasan Basri Akdemirin sorularını yanıtladı.
Deprem takdiri ilahi değildir, takdiri siyasidir diyen Ercan’ın açıklaması şu şekilde:
Yapı statikçisi İstanbul'da beşi onu geçmez yani. Ama şu anda yapı statiğini bilgisayar teknisyenlerini yaptırıyorlar. Çünkü kalıp programlar var. Onları bir taraftan veriyorsun bilgileri. Öbür taraftan statiğe çıkıyor. Ondan sonra onu uyguluyorsun. Yapı yıkılırsa da diyorsun ki Allah yaptı. Bu senin kaderindir diyorsun. Kader olur mu ya? Japonya'nın bir Japon'u neden kaderi yok böyle ölümcül kaderi? Bir Amerikalının neden yok? Ahlak, ahlaki sorunun, ahlakı dinle, imanla bir alakası yoktur. Dinle imanla bir alakası yoktur bu işin.
Deprem takdiri ilahi değildir, takdiri siyasidir. Siyaset kim olursa aykırıdır. Hani şu anda bu depremin siyaseti olmaz değerli kardeşim. Hani şu anda diyorlar ki biz olsak şöyle olurdu, böyle olurdu. Hiçbir şey değişmezdi. Çünkü genel bir töre bozukluğu var Türkiye'de. Bu nasıl düzelir bilemiyorum.
En son cezalandıracak olan müteahhittir. Neden en son müteahhit. Müteahhit inşaat yapan insandı değil mi? Evet. Şimdi kasap ne yapar? Hayvanını keser, parçalar satar. Değil mi? Peynirci sütü alır, peynir haline getir satar. malat yapar yani değil mi? Bir şey üretir. Peynirci peynircilik yapıyor. Kasap kasapçılık yapıyor. Peki inşaatları kim yapıyor inşaatları önüne gelen bakkal da yapabilir. Kasap da yapabilir. Peynirci de yapabilir. Gazeteci de yapabilir. Hiç ilgisi olmayan bir insanın inşaat yapma hakkı var. Ve adı da müteahhit Ya üniversitelerden inşaat mühendisi çıkıyoruz biz çıkarıyoruz biz. inşaat mühendisi ve mimarlığa çıkarıyoruz. Yapıyı yapmaları için çıkarıyoruz. Mimar Sinan bir kasap mıydı ya Adı üstünde Mimar Sinan