Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ESAM) düzenlediği konferansların açılışında, partisinin hazırladığı “Türkiye Kalkınma Planı”nı kamuoyuna tanıttı. Arıkan konuşmasında, planın yalnızca ekonomik büyümeye değil, ahlaki, adil ve üretime dayalı kalkınmaya odaklandığını vurguladı.
“Bizim meselemiz kalkınma meselesidir. Bizim meselemiz, akıl ve cesaretle yeniden büyük Türkiye meselesidir.” diyen Arıkan, konuşmasının büyük bölümünde Türkiye’nin üretimden kopuşunu, kapitalist sistemin oluşturduğu bağımlılık zincirini ve Milli Görüş’ün alternatif kalkınma anlayışını anlattı.
“Kapitalizmin giydirdiği deli gömleğini yırtıp atacağız”
Arıkan, mevcut ekonomik düzeni “küresel bir sömürü düzeni” olarak nitelendirerek şunları söyledi:
“Kapitalizm bir araçtır, esas aktör Siyonizm’dir. Türkiye’yi bu sarmaldan kurtarmak, borç ve faiz düzeninden çıkarmak zorundayız. Biz bu zinciri kırmak için Türkiye Kalkınma Planı’nı hazırladık.”
Arıkan, son 23 yılda Türkiye’nin dış borcunun 100 milyar dolardan 600 milyar dolara çıktığını, ithalatın ise 50 milyar dolardan 360 milyar dolara yükseldiğini belirtti. Bu tabloyu “Washington Uzlaşısı’nın bir sonucu” olarak nitelendirdi.
Konuşmasında, Türkiye’nin kaynak zenginliğine rağmen yoksulluk ve işsizlikle mücadele ettiğini ifade eden Arıkan, Milli Görüş döneminde yapılan sanayi hamlelerini hatırlattı:
“1970’lerde tüm imkansızlıklara rağmen 220 fabrikanın temeli atıldı, 1 milyon 200 bin kişiye iş sağlandı. Bugün de aynı kaynaklara sahibiz. Farklı olan sadece yanlış yönetim anlayışıdır.”
Arıkan, yeni kalkınma planının temelinde “Anadolu’yu yeniden üretimin kalbine dönüştürmek” hedefi bulunduğunu söyledi.
“Fabrika kurmak, şehir kurmaktır”
Arıkan, planın işleyişine dair şu örneği verdi:
“Bir fabrika kurulduğunda, etrafında evler, okullar, pazarlar ve yeni yaşam alanları oluşur. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Karabük bunun örneğidir. Biz Anadolu’yu yeniden kalkındırmak istiyoruz.”
Planın ilk adımının madencilikte katma değerli üretim olduğunu vurgulayan Arıkan, “Kromu ham madde olarak satmak yerine paslanmaz çeliğe dönüştüreceğiz. Nadir toprak elementlerimizi stratejik sanayi girdisi haline getireceğiz” dedi.
41 Master Proje: Toryum Reaktöründen Maglev Trene
Arıkan, 41 büyük ölçekli sanayi ve teknoloji projesi içeren planın detaylarını da paylaştı. unlardan bazıları:
Toryum Reaktörleri ile enerji bağımsızlığının sağlanması,
Yarı İletken ve Mikroçip Fabrikası,
Paslanmaz Çelik Üretim Tesisi,
Maglev Süper Hızlı Tren Projesi,
Milli İlaç Sanayii ve Etken Madde Üretim Tesisi,
Hidrojen Yakıt Hücresi ve Motoru Sanayii,
Yolcu Uçağı Fabrikası,
Gübre ve Yem Bileşikleri Sanayi,
Ata Tohumu Üretim ve Dağıtım Merkezi,
Milli Faizsiz Kalkınma Bankası.
“Tam bağımsız bir Türkiye için”
Planın yalnızca üretim ekonomisini değil, adil gelir dağılımı, bölgesel kalkınma, istihdam ve teknoloji bağımsızlığını da hedeflediğini belirten Arıkan, şunları kaydetti:
“Türkiye, enerji ve sanayi alanında kendi gücünü harekete geçirmedikçe tam bağımsız olamaz. Biz, devletin yeniden üretimin öncüsü olduğu bir dönemi başlatacağız. Çünkü fabrika kurmak, şehir kurmaktır; üretmek, özgürleşmektir.”
Arıkan, plan kapsamında 41 master proje ile yüz binlerce istihdam oluşturulacağını, Gayri Safi Milli Hasıla’ya milyarlarca dolarlık katkı hedeflendiğini ifade etti.
Konuşmasını Erbakan Hoca’ya atıfla tamamlayan Arıkan:
“Her şey hayalle başlar. Onun temelinde inanç yatar. İnanırsanız, başarırsınız. Erbakan Hocamızın açtığı yol devam ediyor.” dedi.