AGD | MGV İstanbul İl Başkanı Mehmet Yaroğlu, sosyal medya hesabı üzerinden "Milli Görüşe ve Erbakan Hocamıza Saldırmayı Vazife Edinmiş Sinsi Zevata Dair" başlıklı bir yazı yayınladı.

Yaroğlu, AGD/MGV Genel Başkanı Salih Turhan'ın yaptığı değerlendirme sonrası; Milli Görüş ve Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ı hedef alan kişilere tepki gösterdi.

Yaroğlu yazısında şunları dile getirdi:

Genel Başkanımız Salih Turhan Beyin, İran - İsrail (ABD) savaşı üzerine yaptığı değerlendirme sonrası; Milli Görüş ve Erbakan Hocamıza olan kinlerini kusan zevatın saldırganlığının sebebini çok iyi biliyoruz.

İran, İsrail ile danışıklı dövüş halinde dediler ancak; İşgal Rejimini füze yağmuruna tutan ve kalbinden vuran İran oldu. İran'ın füzeleri yalnızca İsrail'in dokunulmazlığını ve stratejik noktalarını yok etmedi aynı zamanda bu zevatın yıllardır sürdürdüğü manipülasyonları da yok etti.

İran, Filistin Davasına katkı vermiyor dediler ancak; Direniş Liderleri her seferinde askeri teçhizat, teknoloji ve maddi olarak en büyük desteği İran'dan aldıklarını ifade ettiler. Bu zevat; Aksa Tufanı sürecinde Ebu Ubeydenin konuşmalarını ve Kassam Tugaylarının açıklamalarını en başta kesip kırparak yayınlamak zorunda kaldı, daha sonra da bir çok açıklamayı hiç yayınlayamadılar.

Hizbullah Ortadoğu'da İsrail'in tampon bölgesi, Siyonistlere kurşun sıkmıyor dediler ancak; Filistin Direnişinin kendi iradesi ile aldığı Aksa Tufanı kararına Hizbullah'ın herhangi bir dahili yokken ve hatta haberi dahi yokken Filistin Direnişinin iradesini ve savaşını kendi iradesi ve savaşı bilerek o günün şartlarında İsrail ile fiili bir savaşın içerisinde olmamasına rağmen 7 Ekim'in ertesi günü Hizbullah İsrail'e saldırmaya başladı. Bu zevat; Lideri Seyyid Hasan Nasrallah ve yüzlerce şehit veren Hizbullah'ın savaşını küçümsemeye ve aslında savaşmıyor algısı oluşturmaya çalışsa da bu savaşta ödediği bedelleri ve bu yaptığının bir feda eylemi olduğunu en iyi bilen Filistin Direnişi, Hizbullah'ı her zaman Mescidi Aksa yolunda vefakar bir silah arkadaşı olarak andı. Ebu Ubeyde defalarca Hizbullah'ın kahramanlığını ve fedakarlığını anlattı.

Yemen Ensarullah'ı tüm dünyayı şaşkına çevirecek şekilde İsrail'e ve ABD'ye meydan okudu ve Kızıldeniz'de İsrail'i destekleyen bütün gemilere saldırdı. Dünyanın en büyük taşımacılık firmalarının sevkiyatlarını kesti ve tüm bunlar yetmezmiş gibi 2000 km öteden İsrail'e füzeler gönderdi. Bu zevat her gün ABD ve koalisyon güçleri tarafından şehirleri bombalanan Yemen'in fedakarlığını da küçümsedi ve sabote etmeye çalıştı ancak; HAMAS, Filistin Direnişinin İkiz Kardeşi Yemen'e Şan olsun diyerek defalarca onlara selam gönderdi. Tüm bu şahitlikler bir tarafa Yemen'i en güzel ve sade bir şekilde anlatan Kassam Tugaylarının Yemen Direnişini "Siyonizmin Bağrına Saplanmış Bir Hançer" olarak tasvir ettiği afiş oldu.

Bütün bunları yazmamın sebebi Direniş Cephesinin Filistin için yaptıkları fedakarlıkları, ödedikleri bedelleri anlatmak değil bunu zaten Filistinli çocuklar dahi çok iyi biliyor. Bunları yazmamın sebebi bugün öyle sinsi bir zevat var ki; Filistin Davasının yanında gibi gözüküp altını oyuyor.

3 yıl önce Katil Herzog ülkemizde devlet töreni ile karşılanırken sesini çıkarmayan, ülkemiz İşgal rejimi ile normalleşirken teviller yapan işbirlikçiler, normalleşme süreçlerini alt üst eden Aksa Tufanını sahiplenecek öyle mi?

Gazze yerle bir edilmişken, binlerce şehidimiz varken "İsrail'e silah sevkiyatı yapan Kathrin Gemisinin limanlarımızda ne işi var?" diye soramayan yüreksizler, Kassam Tugaylarını destekleyecek öyle mi?

Filistin Direnişinin defalarca silah ve cephe arkadaşımız dediği Direniş Cephesini her türlü iftira ve manipülasyonla karalamaya çalışan müfteriler, Ebu Ubeydenin yanında olacak öyle mi?

İsrail'e bir kurşun sıkmamış, bırak kurşun sıkmayı İsrail'e taş atmamış, bırak taş atmayı İsrail'e hayatında karşı çıkmamış korkaklar, İsrail'e düşen füzelerden rahatsız olmayacak öyle mi?

Filistin Davasını savunur gibi yapıp altını oyan o takiyeci zevat;

Milli Görüşe ne kadar hasımsa; Filistin Direnişine de o kadar hasım...

Erbakan Hocamıza ne kadar hasımsa; Muhammed Dayfa, Yahya Sinvara, İsmail Haniyeye, Salih Aruriye ve Ebu Ubeydeye de o kadar hasım...

O zevat şunu çok iyi bilsin ki; sizin husumetiniz bizim için iftihar vesilesidir...