Hamas, işgalci İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampı'nda Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) ait yerinden edilenlerin barındığı okula düzenlediği saldırının "kasıtlı ve planlı" olduğunu belirtti.
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada İsrail'e "Nazi" benzetmesi yapılarak, okula düzenlenen ve 40 Filistinlinin ölümüne neden olan saldırının önceden planlandığı kaydedildi.
Açıklamada, "Uluslararası toplumun, sivilleri dünyanın gözü önünde işlenen soykırım ve etnik temizlik suçundan koruma rolünü yerine getirmedeki başarısızlığını kınıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Hamas, Birleşmiş Milletler (BM) ve ilgili tüm kurumlara, "soykırım ve katliamlarını durdurması için İsrail'e baskı yapma" çağrısında bulundu.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada ise saldırının İsrail istihbaratının işbirliğiyle gerçekleştirildiği ifade edilirken, "Hamas'ın UNRWA okulundaki bir yerleşkeyi kullandığı" iddia edildi.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampı'nda yerinden edilenlerin sığındığı UNRWA'ya ait okula düzenlediği saldırıda 14'ü çocuk, 9'u kadın 40 Filistinli hayatını kaybetmişti.
Hamas İspanya'nın UAD'deki soykırım davasına katılmasını memniyetle karşıladı
Öte yandan Hamas, İspanya'nın, Güney Afrika'nın Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) İsrail'e karşı açtığı "soykırım" davasına katılacağını duyurmasından memnuniyet duyduğunu bildirdi.
Hamas'ın açıklamasında İspanyanın bu adımının "soykırım ve insanlığa karşı suçlar gibi en korkunç suçları işleyen İsrail'e karşı uluslararası adaleti güçlendirdiği" vurgulanırken, tüm ülkelere söz konusu davaya müdahil olma çağrısı yapıldı.
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, ülkesinin, UAD'de İsrail'in Gazze'de soykırım suçlamasıyla yargılandığı davaya müdahil olacağını duyurmuştu.
Albares, "Bu, bizim haftalardır düşündüğümüz, diğer ülkelerin zaten attığı, diğerlerinin de atacağını açıkladığı bir adımdı. İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonunun devamı ışığında bu kararı aldık. Hedefimiz, Gazze'ye ve Orta Doğu'ya barışın geri gelmesi ve uluslararası hukuka bağlılıkla bağlantılı iki yönlüdür." demişti.
