Anadolu Gençlik Derneği tarafından Konya'da 572. Yıl İstanbul'un Fethi programı düzenlendi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Anadolu Gençlik Derneği tarafından Konya'da düzenlenen 572. Yıl İstanbul'un Fethi programına katılarak konuşma gerçekleştirdi.
Arıkan şunları dile getirdi:
Anadolu’nun yiğit delikanlıları selam olsun size…
Anadolu’nun yiğit hanımları selam olsun size…
Selam olsun güce boyun eğmeyenlere,
Selam olsun yolundan dönmeyenlere,
Selam olsun, gemileri karadan yürütenlere,
Atını denize sürenlere,
Selam olsun Anadolu Gençliğe,
Selam olsun Milli Gençliğe…
İLK ÇİÇEĞİN AÇTIĞI “KONYADAYIZ”
Bugün tarihi bir gündür.
Çünkü bugün;
Milli Görüş hareketinin ilk tohumlarının serpildiği,
ilk çiçeklerinin açtığı Konya’mızda,
İstanbul’umuzun fethini kutlamak için bir araya geldik.
Muhyiddin’i Arabî hazretlerinin,
“İnsanlık fetret dönemine girecek ve kurtuluş Konya’dan başlayacaktır”
müjdesini verdiği mübarek bir şehirde,
Belde-i Muhayyeredeyiz.
Nice Haçlı seferini bozguna uğratmış bir cihan devletinin,
Selçuklunun payitahtındayız.
Anadolu’nun manevi mimarları,
Şeyh Sadrettin Konevi’nin
Mevlana Celaleddin-i Rumî’nin,
Sultan Veled’in,
Hazreti Hadîmî’nin
Tahir Büyükkörükçü hocanın huzurlarındayız.
ANADOLU GENÇLİK DERNEĞİMİZ
Bu muhteşem buluşmaya ev sahipliği yapan;
Anadolu Gençlik Derneğimize teşekkür ediyor,
emeği geçen herkesi yürekten kutluyorum.
Bugün burada bu coşkuyu yaşıyorsak, bu salonu dolduran genç kardeşlerimizle yüreklerimiz aynı heyecanla çarpıyorsa; bunda, yılın 365 günü usanmadan, yorulmadan çalışan o fedakâr teşkilat mensuplarımızın emeği vardır.
Kaşiflerimizle, Ortaokullar Komisyonumuzun;
Karavan gruplarıyla, Liseler Komisyonumuzun;
Fakülte koridorlarında, Üniversite Komisyonumuzun;
Ne kadar önemli çalışmalar yaptığını biliyor, bizzat şahit oluyor ve gurur duyuyorum.
Ayrıca burada salonumuzu heyecanlarıyla kuşatan hanımefendilere; bir teşekkürü borç biliyorum.
Kadın Kollarımızın; Sahada, nasıl bir özveriyle, titizlikle çalıştığını; biliyorum!
Bu davaya sevginizi, emeğinizi katıyor; bir neslin ihyasında -geçmişte olduğu gibi yine- öncü oluyorsunuz. Allah sizlerden razı olsun.
Bilmenizi isterim ki bu kardeşiniz de;
Lise yıllarında, üniversite yıllarında Milli Gençlik Vakfının bir neferi idi.
O günlerde, sabah namazı buluşmalarından, kitap tahlillerine, afiş asmaktan konferans organize etmeye kadar ne iş varsa içinde olmaya gayret ettik.
İlmek ilmek örülen bir dava bilincinin nasıl yeşerdiğine, Milli Gençlik Vakfında, Anadolu Gençlik Derneğinde şahit oldum.
İşte bugün burada, o günlerin heyecanını yeniden yaşıyorum.
Sizleri gördükçe, kervanın büyük bir zindelikle yolda olduğunu bilmenin mutluluğunu yaşıyorum.
Sizleri gördükçe, Rahmetli Adnan Demirtürk’ün anlattığı tohumların çatladığını, filiz verdiğini, baharı getirecek çiçeklerin açtığını görüyorum.
İşte tüm bunlardan dolayıdır ki, Anadolu Gençlik Derneğimiz; bu ülkenin vicdanıdır, bu ümmetin yüz akı, bu çağın en diri gençlik hareketidir.
Allah hepinizden razı olsun.
Rabbim gayretlerinizi kat kat mükâfatlandırsın.
İSTANBUL’UN FETHİ'NİN MANASI
Bugün İstanbul’un fethinin 572’nci yılını idrak ediyoruz.
İstanbul’un fethi; kendi içerisinde büyük manalar taşıdığı için Milli görüş olarak bu kutlamalara ayrı bir önem veriyoruz.
Çünkü; İstanbul’un fethi demek,.
İstanbul’un fethi demek hakkın batıla galip gelmesi demektir.
Zulmün yerini adaletin, baskı ve dayatmanın yerini hoşgörünün alması demektir.
İstanbul’un fethi demek peygamber efendimizin müjdesinin gerçekleşmesi demektir.
İşte bugün bu manayı idrak etmenin coşkusu içerisindeyiz.
GENÇLİĞİN ÖNEMİ
Değerli dava kardeşlerim,
Tarihte bütün “uyanış hareketlerinin” temelini gençler oluşturmuştur.
Gençlerin inancı, sadakati, fedakarlığı ve heyecanı; “AŞILMAZ” denilen surları aşmış, “ALINMAZ” denilen nice kaleleri fethetmiştir.
İşte! Fatih Sultan Mehmet; İstanbul’u fethettiğinde 21 yaşındaydı.
İşte! Ulubatlı Hasan; Bizans’ın surlarına ilk sancağı diktiğinde 25 yaşındaydı.
İşte! Havranlı Seyyid Çavuş: 250 Kiloluk Mermi’yi “Ya Allah diyerek” namluya sürdüğünde 26 yaşındaydı.
İşte! Erbakan Hocamız: Doçent olduğunda 27, imkansız denilen “Gümüş Motoru” kurduğunda 30 yaşındaydı.
İşte sizler bugünün Ulubatlı Hasanları, bugünün Seyyid Çavuşları,bugünün Nene Hatunlarısınız.
Sizler, “Hayat İman ve cihattır” diyen; bugünün NECMETTİN ERBAKAN’larısınız.
İSTANBUL’UN FETHİ İMAN VE AKIL İLE GERÇEKLEŞTİ
Değerli genç kardeşlerim
Coşkuyu akılla, kılıcı bilgiyle, heyecanı tecrübeyle birleştirmeyi başaranlar büyük zaferlere imza atarlar.
İstanbul’un fethi; HEYECANIN yanında TECRÜBE, İMANIN yanında AKIL olduğu için gerçekleşti.
600 çadırlık bir beylik, 600 yıl cihana adalet götüren bir imparatorluğa dönüştü.
İşte Anadolu gençlik, bu medeniyetin VARİSİDİR.
Kadim geleneklerinden kopmadan, kerim geleceğe yürüyenlerin ADRESİDİR.
Unutmayın!
Bu toprakların GEÇMİŞ BİRİKİMİNİ ve GELECEK UMUDUNU sizler temsil ediyorsunuz.
Hiç şüpheniz olmasın! Yarınlar bizimdir! Yarınlar Anadolu Gençliğin, yarınlar Milli Gençliğindir!
NE İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ?
Bizim mücadelemiz şan-şöhret mücadelesi değildir. Mal-mülk, makam-mevki mücadelesi değildir. Ahmet gitsin-Mehmet gelsin davası hiç değildir. Biz hakkın ve hakikatin mücadelesini veriyoruz.
22 bin lira asgari ücretle evine helal lokma götürmeye çalışanların mücadelesini veriyoruz.
İşsiz gencin, atanamayan öğretmenin,esnafın, memurun, çiftçinin mücadelesini veriyoruz.
Haksız yere işinden, eşinden, aşından edilen KHK mağduru on binlerin mücadelesini veriyoruz.
Eline aldığı diplomayla evine hapsolan ev gencinin,
Çalışmak zorunda kalan, eğitimini bırakan lise öğrencisinin, üniversite hayalini yarıda bırakan yetenekli ama imkânsız çocukların mücadelesini veriyoruz.
Okul kantininde tost alamayan, beslenme çantasını boş götüren çocukların mücadelesini veriyoruz.
Derdimiz Kamu ihalelerini paylaşmak değil, yetimin, garip gurebanın hakkını korumaktır.
Sadece bunlar değil; Gazze’de bombalar altında direnen çocukların, Keşmir’de, Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Afrika’nın yoksul köylerinde; her gece gözyaşıyla uyuyan her sabah zulümle uyanan, mazlumların mücadelesini veriyoruz.
Biz;Amerika’da köprü altındaki çocukların, Rusya’da geleceğini uyuşturucuda yitiren gençlerin, Çin’de köle gibi çalıştırılan insanların, ve Avrupa’da maddi imkânları olup ama manevî boşluk içinde bocalayan gençlerin mücadelesini veriyoruz.
Bizim davamız sadece Türkiye sınırlarına hapsolmuş bir dava değildir.
Biz, yeryüzünde adaletin tesisini, zalimlerin zulmüne karşı tüm insanlığın vicdanını temsil eden bir anlayışla
mücadele ediyoruz.
İMAN VARSA İMKAN VARDIR
Bu inanç ve samimiyet sayesindedir ki, Milli Görüş; geçmişte tarihi başarılara imza atmıştır.
Sadece birkaç tanesini hatırlatmak istiyorum:
Yapamazsınız diyorlardı; bir gecede Kıbrıs Barış Harekatı’nı yaptık.
Kuramazsınız diyorlardı; 11 ayda D-8’leri kurduk.
Bulamazsınız diyorlardı: tek kuruş borç almadan,
Londra’daki tefecilere baş vurmadan, sadece denk bütçe ile, havuz sistemi ile milyarlarca liralık kaynak bulduk, Türkiye’yi yaşanabilir hale getirdik.
Veremezsiniz diyorlardı; memura %130, Bağ-kur emeklisine %1000 zam verdik.
Üretemezsiniz diyorlardı; ağır sanayi hamlesini başlattık. Anadolu’yu fabrikalarla donattık.
Peki bizim farkımız ne?
Çünkü biz Milli Görüşçüyüz.
Bizde “İMAN VARSA İMKANDA VARDIR”
BUGÜNÜN SURLARI AÇILACAK KAPILARI
Değerli genç kardeşlerim;
Tarihî fetihler, aynı zamanda aşılan surların ve açılan kapıların hikayesidir.
O şanlı ecdadın, torunları olan bizler bugün şu soruyu sormak zorundayız:
Çağımızın surları neresidir? Bugünün açılacak kapılar hangisidir?
Çağımızın Ayasofya’sı nedir?
Sözlerime dikkat buyurunuz:
Bugünün surları; cehalettir, tembelliktir, umutsuzluktur, dijital esarettir, yozlaşmadır.
Bugünün açılacak kapıları;
Dünyanın dört bir yanındaki mazlumlara yardım götürecek insani yardım kapılarıdır.
Çağın Ayasofya’sı;
Rüşvete, torpile, adam kayırmaya karşı dik durmaktır.
Yalana, iftiraya, çürümeye karşı; “Önce Ahlak ve Maneviyat” diyebilmektir.
Çağın İstanbul’u;
Adaleti ayağa kaldırmak, hakkı haykırmak, mazlumu savunmaktır.
BİZ İKTİDARA HAZIRIZ
Gençlerimizin sık sık tekrarladığı çok güzel bir slogan var;
“Bir Hilal Beş Yıldız İktidara Hazırız”
Geleceği “İHTİRASI” olanlar değil! “DAVASI” olanlar inşa eder.
Evet!
Milletimizin en ufak bir şüphesi olmasın.
Biz İktidara hazırız.
Projelerimiz hazır.
Kaynak paketlerimiz hazır.
Üretim hamlelerimiz hazır.
Türkiye’nin 81 ilini, 81 ayrı sanayi ve üretim merkezi yapacak kalkınma planlarımız hazır.
DEĞİŞTİRMEYE HAZIR MISINIZ?
Evet, biz iktidara hazırız!
Gençler! şimdi size soruyorum:
Siz bu bozuk düzeni değiştirmeye hazır mısınız?
Siz Adil Bir Düzen kurmaya hazır mısınız?
Adaletsizliği; Adaletle değiştirmeye hazır mısınız?
Umutsuzluğu; Umutla değiştirmeye hazır mısınız?
Kibri, tevazuyla; nefreti, merhametle değiştirmeye hazır mısınız?
Birlik için, beraberlik için, kardeşlik için; Yaşanabilir bir Türkiye için hazır mısınız?
Yeniden Büyük Türkiye için hazır mısınız?
Yeni Bir Dünya için hazır mısınız?
SİZDEN BİR ŞEY İSTİYORUM: HEYECAN!
Gençler o zaman sizden bir şey istiyorum.
Heyecan… Heyecan… Heyecan….
Mazlumun duasında adı geçmenin heyecanını istiyorum...
Okulların önünde umutla bekleyen çocuklara fırsat sunmanın heyecanını istiyorum...
Gençleri teknolojiyle, bilimle, ahlakla buluşturmanın heyecanını istiyorum...
İşsizlere iş bulmanın heyecanını istiyorum...
Gazze’yi Siyonist postallarından kurtarmanın heyecanını istiyorum.
Nehirden denize özgür Filistin’in heyecanını istiyorum.
Yeni çağlar açmanın heyecanını istiyorum...
Bunun için; yılmak yok, yorulmak yok! Her kapıya gideceğiz, her sınıfa gireceğiz, her fakültede olacağız, her eli tutacak, her yüreğe dokunacağız.
Değerli kardeşlerim ben biliyorum ki: Malazgirt’te inancın şahlanışını yaşayanlar bu salondadır.
Kosova’da, Niğbolu’da bir kılıç olup parlayanlar bu salondadır.
Sultan Fatih olup, atını denize sürenler bu salondadır.
Seyyid Çavuş olup, en büyük yükleri kaldıranlar bu salondadır.
Kıbrıs’ta düşman tahkimatının arasına girenler bu salondadır.
Şevket Kazanlar, Recai Kutanlar işte bu salondadır.
Hakka sahip çıkan Oğuzhan Asiltürkler bu salondadır.
“Har içinde biten gonca güle minnet eylemem” diyen Temel Karamollaoğlu’nun peşinden gidenler işte bu salondadır.
Ve işte, çatlayan tohumlar, baharı getirecek çiçekler, NECMETTİN ERBAKANLAR BU SALONDADIR.
İnşallah!
Tarihimizden ve köklerimizden aldığımız tecrübeyi
“Yeni Nesil Siyasetle” birleştireceğiz
Ve hakiki Milli Görüş’ü iktidara getireceğiz!
Allah yar ve yardımcımız olsun.
İstanbul’un fethi,
Yeni Ayasofların fethi, gönüllerin fethi mübarek olsun!
ZAFER İNANANLARINDIR VE ZAFER YAKINDIR.