Programına Rize'nin Ardeşen ilçesinde başlayan Arıkan, Yeni Cami çevresindeki bir çay ocağında vatandaşlarla çay içip sohbet etti. Bölge halkının sorunlarını dinleyen Arıkan, özellikle çay üreticilerinin beklentilerine dikkat çekti. Mahmut Arıkan, “Üreticinin mutlu olmadığı, her gün zarar üzerine zarar ettiği bir Türkiye'nin büyüme imkânı yoktur. Bizler her fırsatta çiftçilerimize daha fazla destek verilmesi çağrısı yapıyoruz. Fakat faiz lobilerine, beşli çetelere ve ranta para bulan iktidar; söz konusu çiftçimiz, üreticimiz, sanayicimiz olunca nedense para bir türlü bulunamıyor. Biz Allah'ın izniyle Saadet Partisi iktidarında bunu değiştirecek ve Adil Düzen Ekonomisi ile üreticimizin refahı için çalışacağız.” ifadelerini kullandı.
Sonrasında Atatürk Caddesi üzerindeki esnafları ziyaret eden Arıkan, yerel işletmelerin ekonomik sıkıntılarını yerinde dinledi. Esnafın yaşadığı zorluklara çözüm önerilerini paylaşan Arıkan, “Üretenin, alın teri dökenin yanında olmayan bir ekonomi anlayışı sürdürülebilir olamaz. Esnafımız ayakta kalamazsa, şehirlerimiz nefes alamaz. Biz, adil bir ekonomik düzeni kurmak ve esnafımızın yükünü hafifletmek için kararlılıkla çalışacağız. Çocukların mutlu, esnafın huzurlu, çalışanın refah içinde olduğu Yaşanabilir Bir Türkiye için insanımızla bir araya gelmeye devam edeceğiz.” dedi.
Ardeşen Belediyesi Kültür Salonu’nda düzenlenen Saadet Partisi Ardeşen İlçe Kongresi’ne katılan Arıkan, burada teşkilat mensuplarına hitap etti. Arıkan, “Saadet Partisi'nin iktidarı için şehrimiz cadde cadde, sokak sokak, hane hane gezeceğiz. İnsanımızı dinleyeceğiz, anlayacağız, tebessümden asla taviz vermeyeceğiz.” şeklinde konuştu.
Rize programının ardından Çay TV stüdyolarında canlı yayına katılan Arıkan, hem yerel hem de ulusal gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Günün son durağı ise Trabzon oldu. Saadet Partisi Trabzon İl Başkanlığı’nda düzenlenen İl Divan Toplantısı’na katılan Arıkan, burada parti teşkilatı ile bir araya geldi. Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, “Türkiye'nin ve bölgemizin zor günlerden geçtiği bir dönemde görev bir kez daha Milli Görüşçülere düşmektedir. Asgarî ücretlinin geçinemediği, gençlerimizin evlenemediği, emeklinin açlık sınırının yarı fiyatına maaşla açlığa terkedildiği bir Türkiye'yi bizler düzelteceğiz. Gazzeli mazlumlar başta olmak üzere dünyanın dört bir tarafında zulme uğrayanlara bizler sahip çıkacağız. Yükümüz ağır ama Allah'ın izniyle nasıl bir zamanlar büyüklerimiz bunu başardıysa bizler de başaracağız. Bunun için iki parolamız var; heyecan ve gayret. Gerisi Allah'ın izniyle kendiliğinden gelecektir.” dedi.




