Dışişleri Bakan Yardımcısı Yıldız, Uluslararası Adalet Divanı Oturumu’nda yaptığı sözlü sunumda, “İsrail, işgal altındaki Filistin topraklarında işgalci güçtür ve uluslararası hukuka uymakla yükümlüdür. İnsan haklarını ihlal eden uygulamaların yanı sıra eylem ve tedbirlerin de hesabı sorulmalıdır. Aynı durum özellikle İsrail'in Kudüs ve kutsal yerlerdeki politika ve uygulamaları için de geçerlidir” ifadelerini kullandı.

“KONTROL EDİLMEZSE KÜRESEL BARIŞI TEHDİT EDEBİLİR”

Bakan Yardımcısı Yıldız, Gazze Şeridi ve Batı Şeria’daki yaşananların, kontrol edilmezse küresel barışı ve güvenliği tehdit edeceğini söyledi. Yıldız, “İsrail-Filistin çatışmasının ve Kudüs'ün statüsünün kapsamı, yerleşim yerleri, İsrailli yerleşimcilerin işgal altındaki topraklara taşınması, topraklara el konulması, evlerin yıkılması ve Filistinli sivillerin yerlerinden edilmesine kadar uzanmaktadır. Bugün Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da ortaya çıkan durum olağanüstüdür, son derece tehlikelidir ve kontrol edilmediği takdirde sadece bölgesel değil küresel barış ve güvenliği de tehdit etme riski taşımaktadır. Bir kez daha vurgulamak isterim ki Türkiye sivillere yönelik tüm saldırıları şiddetle ve açık bir şekilde reddetmekte ve kınamaktadır. Siviller her zaman ve her koşulda korunmalıdır” dedi.

Eski IMF Başkanı’na 63 yıl hapis ve 42 milyon euro ceza talebi Eski IMF Başkanı’na 63 yıl hapis ve 42 milyon euro ceza talebi

“GÜVENLİK KONSEYİ GÖREVİNİ YERİNE GETİREMEMİŞTİR”

Yıldız, Birlemiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin uluslararası barış ve güvenliği koruma konusunda sorumlu olduğunu ancak bu görevi yerine getiremediğinin altını çizdi. Yıldız, “Uluslararası barış ve güvenliğin korunmasından birinci derecede sorumlu olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi açıkça görevini yerine getirmemiştir. BM üyesi devletlerin ezici çoğunluğu Gazze'de derhal ve şartlı ateşkes sağlanmasını ve insani yardımların engelsiz bir şekilde ulaştırılmasını talep etmiştir. Ne yazık ki BM Güvenlik Konseyi şu ana kadar bu haklı talepleri yerine getirmekte yetersiz kalmıştır. Aynı zamanda, BM Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyi'nin sayısız kararına rağmen işgal altındaki toprakların durumu da iyileşmemiştir” diye konuştu.

İSRAİL’İN SALDIRILARI, TOPLU CEZALANDIRMAYA DÖNÜŞTÜ”

Yıldız, İsrail’in saldırılarının toplu bir cezalandırmaya dönüştüğünü belirterek şu ifadelere yer verdi:

“7 Ekim'den bu yana İsrail'in Gazze'ye yönelik ayrım gözetmeksizin gerçekleştirdiği saldırılarda 30 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti. Bunların çoğu kadın ve çocuklardan oluşuyor. 2.3 milyon Filistinli İsrail tarafından tam abluka altında tutularak su, gıda, ilaç, yakıt ve elektrik gibi temel yaşam ihtiyaçlarından mahrum bırakılmıştır. Yaklaşık 2 milyon Filistinli zorla yerinden edilmiştir. İsrail'in saldırıları toplu cezalandırmaya dönüştü.”