Türk-İş ve Hak-İş ile iktidara bağlı Türk Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenler Sendikası (TÜHİS) arasındaki Toplu İş Sözleşmesi (TİS) pazarlığında 27 Haziran’da ikinci teklifini masaya getiren TÜHİS, daha önce ilk altı ay için yüzde 16 olan zam önerisini sadece 1 puan artırarak yüzde 17’ye çıkarttı. TÜHİS, yılın ikinci altı ayı için yüzde 8 olan zam önerisini de 2 puan artışla yüzde 10’a yükseltti. İktidar işveren sendikası 2026 yılı için yüzde 7 ve yüzde 5 olan ilk ve ikinci altı aylık zam teklifini değiştirmedi.

TÜİK haziran enflasyonunu yüzde 2’yi aşmayacak şekilde hesaplayacak

TÜİK’in 3 Haziran’da yüzde 1,53 oranında açıkladığı mayıs ayı tüketici enflasyonu (TÜFE) sonrası bu yılın ocak-mayıs dönemi beş aylık enflasyon toplamı yüzde 15,09 oldu. Hazine ve Maliye Bakanlığı koordinasyonunda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıyla birlikte yürütülen TİS sürecinde TÜHİS’in ocak-haziran dönemi ilk altı ay için zam teklifini yüzde 17 olarak iletmesi, ekonomi yönetiminin memur ve emekliler için temmuz maaş zamlarına esas alınacak altı aylık enflasyon farkını yüzde 17 olarak öngördüğünü, TÜİK’in enflasyon hesaplarının da buna göre yapıldığını gösteriyor.

Dolayısıyla yüzde 15,9 olan beş aylık enflasyon toplamına ek olarak 3 Temmuz’da açıklanacak haziran ayı enflasyonu TÜİK tarafından yüzde 2’yi aşmayacak şekilde hesaplanacak. Buna göre memur ve emekli maaş zamlarında yapılacak altı aylık enflasyon farkı artışı yüzde 17-18 arasında bağlanacak.

İsrail-İran arasındaki 12 gün savaşının petrol fiyatları ve kurlar üzerindeki etkisiyle haziranda akaryakıt fiyatlarına rekor zamlar yapıldı. Bir dolar ve bir eurodan oluşan kur sepetindeki haziran artışı ise yüzde 2,3 oldu. Anketlerde haziran ayı enflasyon beklentisi yüzde 2,5-3 arasında değişiyor. Merkez Bankası Piyasa Katılımcıları Anketi’nde (PİKA) ise haziran enflasyonu beklentisi yüzde 1,61. Geçen yılın haziranında aylık enflasyon yüzde 1,64 olurken, kur sepetindeki artış yüzde 0,7 idi. Buna rağmen geçen yıl haziranda 1,64 olan TÜFE, temmuzda yüzde 3,23 oldu. Bu yıl da haziran enflasyonunun düşük hesaplanarak temmuz maaş zamlarının Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminin yılsonu hedefini tutturacak şekilde belirlenmesi öngörülüyor.

Merkez Bankası 2025-II Enflasyon Raporu’nda yılsonu enflasyon hedefini orta noktası yüzde 24, üst sınırı yüzde 29 olarak ilan etti. Bu hedefin tutması için de gerek kamu işçileriyle yürütülen TİS müzakerelerinde gerekse milyonlarca memur ve emeklinin maaşlarına temmuzda yansıtılacak altı aylık enflasyon farkı artışında yüzde 17-18’in aşılmaması ekonomi yönetiminin kırmızı çizgisi.

Enflasyon düşecek faiz indirimine kapı açılacak, Erdoğan 500 puan indirim istiyor

TÜİK’in haziran enflasyonunu yüzde 2’yi aşmayacak şekilde açıklaması durumunda, mayısta yüzde 35,41 olan yıllık enflasyonun haziran itibarıyla yüzde 33 seviyesine inmesi, 24 Temmuz’daki Para Politikası Kurulu’nda (PPK) faiz indirimine hazırlanan Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminin elini rahatlatacak. Tek seferde ciddi oranda faiz indirimine gidileceğinin sinyali Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar’dan geldi. Çakar 24 Temmuz toplantısından ‘anlamlı bir faiz indirimi’ beklediğini ifade etti. Piyasalarda ve finans sektöründeki ağırlıklı beklenti, 19 Mart İBB operasyonları ardından nisanda 350 baz puan artırılarak yüzde 42,5’tan yüzde 46’ya yükseltilen politika faizinde en az bu düzeyde indirime gidilerek faizin mart seviyesine çekilmesi yönünde.

Buna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 24 Temmuz'da 500 puan faiz indirimi yapılmasını istediği ekonomi kulislerinde öne sürülüyor. Başta MÜSİAD olmak üzere iş dünyasından gelen faiz indirimi çağrıları, düşük faizli finansman talepleri için tek seferde yüksek oranlı faiz indirimine gidilmesi yönünde ekonomi yönetimine siyasi baskının arttığı dile getirilen iddialar arasında.

24 Temmuz’da 500 puan indirimle politika faizinin yüzde 41’e çekilmesi ısrarının nedenleri arasında, iktidarın 19 Mart operasyonları sonrasında ortaya çıkan siyasi ve ekonomik atmosferden duyduğu rahatsızlık da yer alıyor. Kulislerde, 19 Mart operasyonlarıyla yüzde 46’ya yükseltilen politika faizi ve yüzde 49’a çıkarılan gecelik faizin; ‘bu operasyonların hukuki değil siyasi olduğu, ekonomiyi sarstığı’ algısına zemin yarattığı, bunun bertaraf edilmesi için de politika faizinin 19 Mart öncesinin de altına indirilmesinde ısrar edildiği gündeme getiriliyor.