Kaya, Gazze'de yaşananlara değinerek "1,5 ay oldu, 75 yıllık bir işgalin 17 yıllık bir ambargonun sonucunda gelen 1,5 aylık kanlı bir vahşet ve tüm Dünya'nın gözü önünde maalesef bir halk soykırıma uğramaya devam ediyor. Hastaneler, ibadethaneler, okullar, masum insanlar, hamile kadınlar, bebekler, çocuklar bombalanıyor. Dünya'nın her yerinden vicdan sahibi insanlar İsrail'i lanetlemek Filistin'e destek olmak için sokaklara dökülüyor ancak iktidar sahipleri ya alenen bu suça ortak oluyor ya görmezden geliyor ya da sadece kınama ve etkili sözlerle yetiniyor. Bu noktada elbette makam sahiplerinin iktidar sahiplerinin devlet başkanlarının tencere dibin kara seninki benden kara algısı ile birbirini suçlamayı bırakıp herkes kendi özeleştirisini vermeli Filistin halkına ve Dünya insanlığına. Her devlet kendi yaptıklarını ortaya koymalı, dolayısıyla bu noktada biz batılı ülkelerin devlet yönetimi konusunda sınıfta kaldığını BM ve Avrupa Birliği'nin barışı tesis etme ile ilgili hükmünü yitirdiğini Gazze meselesi gözler önünde sermiş oldu. Özellikle sesini yükseltme konusunda diğer Dünya liderlerinden ayrı bir noktada olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elbette ortaya koyduğu sözleri destekliyoruz, arkasındayız ancak kendisinden bir talebimiz var: "BM, Avrupa Birliği ne yapıyor, İslam Ülkeleri ne diyor" demeyi bir kenara bırakıp onlara örnek olacak adımlar atmalısınız. Bu adım ilk başta İsrail'e savaş ilan etme adımı değildir. Terörist bir devletle uluslararası anlaşma olmaz, terörist bir devletle ticari anlaşmalar olmaz, Terörist bir devletle diplomasi ilişkileri yürütülemez, terörist bir devletten ateşkes dilenmez. Dolayısıyla ilk önce diplomatik ilişkileri gözden geçirin dedik bir sonuç olmadı, ticareti bitirin dedik hala devam ediyor, askeri üsleri kapatın dedik bu üsler kullanılmaya devam ediyor. Hükümetimizin diğer Dünya ülkelerinden daha etkili adımlar atacak bir gücü var ama bunu harekete geçirmiyoruz. İslam İşbirliği Teşkilatı bir araya gelip sadece bir bildiri yayınlamakla yetindi. O bildiri herhangi bir sonuç doğurmadı ve günler geçmesine rağmen Gazze yıkılmaya devam ediyor. Demek ki artık sözün bittiği yerdeyiz ülke olarak haysiyetimizi koruma kadar milli güvenliğimizi koruma gibi bir durumla karşı karşıyayız. Dolayısıyla Türkiye'nin bu noktada örnek olacak adımları atması gerekiyor. 2010 yılında İsrail'e "one-munite" dediğimiz zaman bizim İsrail ile ticaret hacmimiz 1 milyar 590 milyondu bugün 9 milyara ulaştı. 9 milyarlık ticaret hacmi Gazze'de ambargo uygulanırken yaşandı. " ifadelerini kullandı.
