Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kaya da, bugüne kadar gündeme alınmayan denetimin yaklaşan seçim öncesi gündeme alınmasına işaret etti. Kaya, seçim öncesi manipülasyonlara engel olacak bir düzenlemenin faydalı olacağını ancak bu denetimin adil bir şekilde yapılması, katılımcıların kimlik bilgilerinin de saklı tutulması gerektiğini söyledi.

Yeni Şafak gazetesi, MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya’nın, kamuoyu araştırmalarının (anketlerin) denetlenmesine dair 2018 yılında verdiği “Kamuoyu Araştırmaları ve Sonuçlarının Yayınlanmasına İlişkin Kanun Teklifi”nn, TBMM’nin açılmasıyla birlikte yeniden gündeme geleceğini yazdı.

“Denetimi TÜİK Yapacak, para ve hapis cezası verilebilecek”

Teklife göre, araştırmacı olmak ve kamuoyu araştırma kuruluşu kurmak için gerekli bilimsel ve teknik yeterliliğe dair nesnel şartlar, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek. TÜİK, bilimsel ve teknik özerklik ilkesi doğrultusunda, kamuoyu araştırmasının bilimsel ve teknik doğruluğu ve verilerin yeterliliği ile sınırlı olarak denetim yapacak.

Teklife göre, belirtilen şartlara ve ilkelere uymayan araştırmacı veya kamuoyu araştırma kuruluşuna, ilgili araştırmayı yapmak için fatura karşılığı aldığı ücretin 10 katına kadar idarî para cezası kesilebilecek. Manipülasyon yaptığı tespit edilen araştırma şirketine 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek.

“İktidarın oylarındaki erime, üzeri örtülemeyecek hāle geldi”

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Seçim Ve Hukuk İşleri Başkanı Bülent Kaya, bu konuda TV5 Haber Editörü Müyesser Anik’in sorularını cevapladı.

Bülent Kaya, Anketlerin güvenilirliğinin yıllardır tartışıldığını ancak “iktidarın şimdiye kadar hep kamuoyu araştırmaları üzerinden kazanma duygusunu halkta yerleştirmeye dönük yayınlar yaptığını” ifade etti. Kaya, son dönemde iktidar cenahında meydana gelen erimenin artık kamuoyu araştırma şirketleri ya da manipülatif haberlerle bile örtülemeyecek kadar net bir şekilde ortaya çıkmaya başladığını söyledi.

Kaya, kanun teklifini okumadan peşinen kabul etmenin de itiraz etmenin de doğru olmayacağını belirtti.

“Ticarî sır gerekçesi anket firmaları için uygulanmayacak mı?”

Kamu bankalarının iktidara yakın medya kuruluşlarına verilen krediler konusunda sorulan sorulara “ticarî sır” gerekçesiyle cevap verilmezken, kamuoyu araştırma şirketlerinin bütün ticarî sırlarının açıklanmasını mecbur tutacak bir düzenleme yapılması hālinde, bunun çok iyi niyetli bir girişim olmayacağını dile getirdi.

Kaya, seçim öncesi manipülasyonlara engel olacak bir düzenlemenin faydalı olacağını ancak bu teklifin verilmesindeki niyetin sorgulanması gerektiğini ifade etti.

“Ankete katılan kişilerin kimlik bilgileri saklı tutulmalı”

Kaya, ankete katılan kişilerin kimlik bilgilerinin de açıklanmasını gerektirecek bir düzenleme yapılması hālinde ise bu düzenlemenin amacının, seçimlerin manipüle edilmesini engellemekten ziyade iktidarın kendi isteklerinin dışında anket yapılmasını engellemek olacağını söyledi.

Bülent Kaya, “Bu kurallar, iktidara yakın olduğu görülen araştırma şirketleri için de aynı katılıkta uygulanacak mı yoksa sonuçlarından memnun olmadığımız anket şirketleri için mi bu kurallar daha sıkı bir denetime tabi tutulacak?” dedi.

Kaya, teklifte denetimin TÜİK tarafından yapılması önerisi konusunda da “Enflasyon konusunda TÜİK hakkında oluşan algıyı gördükten sonra herhalde anket şirketlerinin (araştırmalarının) sonuçlarını da sadece TÜİK açıklayacaksa, her ankette iktidar mutlaka birinci parti çıkar herhalde.” diye konuştu.

“Düzenleme, iktidara yakın olmayan firmalara ayak bağı olmamalı”

Kaya, böyle bir düzenlemenin, sektördeki firmaların da görüşleri alınarak yapılması gerektiğini söyledi. Kaya, şu değerlendirmede bulundu:

“Anket yapmadan sonuç açıklayanlar var, seçimleri manipüle etmeye dönük yapanlar var. Bu, işini dürüst yapan anket firmalarına da haksızlık yapılmış olur. Dolayısıyla, sektörel bir ihtiyaç olduğu doğru ancak bu sektörel ihtiyacın tam da seçime giderken iktidar partisinin kendi menfaatlerine aykırı olan anket firmalarına dönük yapmış olması, iyi niyetli bir yaklaşım olmaz. Ama bardağın hem dolu hem boş tarafını görmek lâzım. Bu bir sektörel ihtiyaçsa, sektörü oluşturan taraflarla görüşüp bu ihtiyacı ortaya koymak lâzım. Yapılan kanunî düzenlemenin de araştırma şirketlerinin güvenilirliğini ve işini daha iyi yapmalarına da engel olacak şekilde, onlara bir ayak bağı olacak bir düzenleme olmaması gerekiyor.”

“Katılımcılarımın kimlik bilgilerini götürüp TÜİK’e vermem”

Avrasya Araştırma Başkanı Kemal Özkiraz da bu düzenlemenin uygulanamayacağını ileri sürdü. Özkiraz, hiçbir şart altında katılımcılarının bilgilerini TÜİK’e vermeyeceğini belirterek, “Çünkü ben katılımcılarımdan isim ve telefon alıyorum, kontrol etmek için, anketörü denetleyebilmek için. Ben, o ismi, telefonu olan kişilerin siyasî tercihleri olan bir formu götürüp TÜİK’e teslim etmem. Yani alın kontrol edin diye. Bu zaten doğrudan devletin fişlemesi anlamına gelir ki, hele de bu iktidara hayatta teslim etmem. Mümkün değil böyle bir şey. O yüzden başka yollar buluruz. Dün de tweetlerimde de anlattım; Papua Yeni Gine anketi diye anlatırım, Malezya anketi diye anlatırım. Partilere kod isim takarak anlatırım. Anket yaparım ama fal baktım diye anlatırım. O yüzden bu yasaklar işlemez.” Diye konuştu.

“TÜİK’in onaylamadığı anket yayınlanamayacak”

Milliyetçi Hareket Partisi’nin neden böyle bir düzenleme yaptığını anlayamadığını belirten Özkiraz, “Eğer anketlerin bir önemi olsaydı, son milletvekili seçimlerinde bizim şirketimiz hariç, zannediyorum tüm şirketler, MHP’yi %7’nin, %8’in altında gösterdi; ama MHP geldi, %12 oy aldı. Demek ki anketlerin hiçbir önemi yok burada seçmen davranışında. MHP, boşuna alınganlık yapıyor.” diye konuştu.

Denetim yapılması hālinde AK Parti’ye yakın şirketlerin ceza alacaklarını düşünmediğini dile getiren Özkiraz, “A Haber ne kadar RTÜK’ten ceza alıyorsa, o şirketler de o kadar ceza alır.” dedi.

TÜİK’in, güvenilir bulduğu anketin yayınlanmasına izin vereceğini, güvenilir bulmadığına ise izin vermeyeceğini belirten Özkiraz, “Şimdi MHP’nin %7 çıktığı, AKP’nin %30 çıktığı bir anketi güvenilir bulacak mı TÜİK? Bulmayacağı çok açık. Öbür tarafın araştırmacılarının buna kısık sesle itirazları olur ama çok da dert etmezler. Başlarına bir şey gelmeyeceğini bilirler. O yüzden herhangi bir sektör baskısı olmaz.” diye konuştu.