Hayatı

Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte 1620 yıllarında doğmuş olduğu sanılmaktadır. İstanbul’da doğmuştur. Asıl adı Mehmet’tir. On beş yaşında iken Hâfız olmuş ve bir aralık Hacca gitmiştir. Çok genç yaşlarda müziğe merak sarmış ve çağının önemli şahsiyetleriyle çalışma şansını elde etmiş, kısa sürede üstâd seviyesine erişmiştir. Müzik hocası Kasımpaşalı Müezzin Hafız Osman’dır. Ünlü divân şairlerinden Nâ’ilî’nin öğrencisi olmuş, Farsça ve Arapçayı ondan öğrenmiştir. Tophâneli Mahmud Efendi’den yazı meşketmiş ve iyi bir hattat olarak yetişmiştir. Gördüğü dersler sonucunda tâlik, sülüs ve nesih çeşitlerinden icâzet almıştır. Önceleri devlet memuriyetine girmeyen Hâfız Post’a Divân-ı Hümâyun’da hacegân pâyesi verilmiş, daha sonra Kağıt Emini olmuştur. Osmanlı ve Kırım saraylarında IV. Mehmed ile (1648-1687) I. Selim Giray Han’ın huzurunda bulunmuştur. Şöhretinin en yaygın dönemi  de  IV. Mehmed zamanına rastlamıştır. Sesi ile ilgili yazılanlar farklılık göstermektedir.  Mesela, Esad Efendi “tatlı olmayan sadâsı, ahengsiz ve tuhaftı, düzensiz perdeli âvâzı dinleyenlerin derisini ürpertirdi. Bununla beraber, üstatlık rütbesi ile fâzilet ve dikkatinin mükemmelliğini ifade etmeye kalem erbâbı muktedir değildi” derken, Safâî “Onun sesinin ve okuyuşunun bülbülleri kıskandıracak kadar güzel olduğunu” belirtiyor.

Döneminin tanınmış tanburîlerinden biri olduğu düşünülen Hâfız Post’un “Hâfız” mahlası ile kaleme aldığı bazı şiirlerine tezkirelerde ve güfte mecmualarında rastlanmaktadır. Kaynaklarda tarih düşürmede de maharet sahibi olduğu belirtilmektedir. Kaynakların çoğu Itrî’nin Hâfız Post’un öğrencisi olduğunu belirtmektedir. Aralarında az bir yaş farkı olan Itrî’nin Hâfız Post’dan etkilenmemesi düşünülemez. Bilindiği gibi Hâfız Post’un  ölümüne tarih düşen Itrî’nin ayrıca Hâfız Post’a ait güfte mecmuasında el yazısıyla eklerinin olduğu bilinmektedir. Hâfız Post’un diğer öğrencileri ise Şeyh Alî Şîr ü Ganî ve Hüseyin Efendi’dir. “Post” lakabının verilişine ilişkin iki görüş bulunmaktadır. Bunlardan birisine göre, her yanının tüylerle kaplı oluşu, diğerine göre ise, çok mütevâzı bir yapıya sahip olduğu için meclislere koltuğunun altında bir pöstekiyle katılması ve gerilerde bir yere serdiği postunun üstüne oturması sebep olmuştur. Hafız Post’un dini eserlerine Halvetî şairlerinin, özellikle Niyâzî Mısrî’nin şiirlerini seçmesi sebebiyle Halvetî tarikatına intisap ettiği düşünülmektedir. Ayrıca birçok güftesini bestelediği hocası Nâilî’nin de Halvetî mensubu oluşu bu düşünceyi güçlendirmektedir. Hafız Post’un düzenlemiş olduğu Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesinde yer alan güfte mecmuasının yazıldığı tarih bilinmemekle birlikte Hafız Post’un olgunluk dönemine rastladığı söylenebilir. Eser, talik yazıyla kaleme alınmıştır. Hâfız Post’un mecmuasında güftelerinin üzerine “Hâkir, Hâfız, Fakîr” gibi ibareleri yazması onun alçak gönüllü ve mütevâzi bir insan olduğunu gösterir. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi’nde Hâfız Post için “asrın biricik, tam ve mükemmel bir musikî üstâdı olduğunu, tatlı sözlü ve hoş sohbet bulunduğunu” bildirmektedir. Divan edebiyatının dışında tasavvuf ve âşık edebiyatlarına hatta halk türkülerine karşı mütemayil olması da geniş bir kültüre sahip olduğunu göstermektedir.

Mevlâna’dan başlayarak büyük Türk şairlerinin eserlerini besteleyen bu büyük sanatkâr, maruf saz şairlerini basit nisbette güzel manzumelerine de ezgiler vücuda  getirmekten çekinmemiştir. Onun en ağır parçalarda gösterdiği muvaffakiyet, en küçük ve sâde türkülerinde de mevcuttur.  Eserleri canlı ve hareketlidir.  Bazı ilahilerinde bile bu özelliği göze çarpmaktadır. Hâfız Post, 1693 yılında ölmüştür. Post’un 1689’da vefat ettiğini söyleyenler, “Postu çâk eyledi şîr-i ecel” ibâresinin ebced hesabıyla bu yıla tekâbül etmesinden hareket etmişler. Halbuki tarihin ilk mısraında “dört” rakamının ilave olunacağına dair “tamiye” vardır.  Tamiyeli tarih şöyledir:

''Harf-i menkûd ile târih oldu anın fevtine

Didi Itrî Hâfız’a mev’a ola yâ Rab Cinân''

İslam Düşünürleri

Öne Çıkan Eserleri

  • Biz âlûde-i sâgar-ı bâdeyiz. (Rehavi Yürük Semai)

  • Gelse o şûh meclise nâz ü tegāfül eylese. (Rehavi Yürük Semai)

  • Ham olmaz degme tîr-endâz âhun imtihanından. (Neva Murabba, Evfer)

  • Hafız Post Güfte Mecmuası. (Topkapı Sarayı Revan Yazmaları 1724)

  • Hafız Post Güfte Mecmuası. (Murat Bardakçı Koleksiyonu)

Kaynak: İslam Düşünce Atlası
Dijital Yapım: MÜSİDER ve TV5 Televizyonu